Bolu’da 78 kişinin yaşamını yitirdiği, 133 kişinin yaralandığı Grand Kartal Otel yangınına ilişkin davanın ikinci celsesinin ikinci gününde savcılık, esas hakkındaki mütalaasını sundu. Bolu Sosyal Bilimler Lisesi'nin spor salonunda görülen duruşmada, tutuksuz yargılanan dört sanıktan biri hakkında tutuklama kararı verildi. Duruşma, 27 Ekim’e ertelendi.
Savcılık tarafından Bolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ne sunulan 21 sayfalık mütalaada, otel yöneticileri Halit Ergül, Emir Aras, Ahmet Demir ve Kadir Özdemir ile Bolu Belediye Başkan Yardımcısı Sedat Gülener, İtfaiye Müdür Vekili Kenan Coşkun ve İtfaiye Eri İrfan Acar’ın "olası kastla insan öldürme" suçundan cezalandırılması talep edildi. Bu sanıkların, hayati riskleri bilerek "olursa olsun" anlayışıyla hareket ettikleri belirtildi.
Otelin yönetim kurulu üyeleri Emine Murtezaoğlu Ergül, Ceyda Hacıbekiroğlu ve Elif Aras’ın da aralarında bulunduğu birçok sanık için ise "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçlaması yöneltildi. Bolu İl Özel İdaresi’nde görevli dört personel hakkında "taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma" suçundan ceza talep edilirken, aşçı şefi Enver Öztürk için ise yeterli delil bulunmadığı gerekçesiyle beraat talep edildi.
Ara Karar: Bir Tutuklama, Tutuklulukların Devamı
Duruşmada, tutuksuz sanıklardan Mehmet Salun’un yeni deliller ışığında tutuklanmasına karar verildi. Diğer tutuklu sanıkların tutukluluk halleri devam ederken, tutuksuz yargılanan sanıklar hakkında uygulanan adli kontrol tedbirlerinin sürmesine hükmedildi. Sanık avukatlarına savcılık mütalaasına karşı beyanda bulunmaları için süre verildi. Duruşma 27 Ekim tarihine ertelendi.
"Türkiye'de emsal olabilecek bir kararın çıkmasını umuyoruz"
Duruşma sonrası açıklamalarda bulunan mağdur aileler, mütalaadaki eksikliklere dikkat çekerek tepki gösterdi. Davanın ardından yangında oğlu Mert Doğan, gelini Duydu Doğan ve torunları Doğa ve Mavi Doğan'ı kaybeden Uğurtan Doğan açıklamalarda bulundu. Doğan yaptığı açıklamada "Bu katliamda 4 yavrumuzu kaybettik, oğlum Mert Doğan gelinim, duygu Doğan ve torunlarım doğa ve Mavi Doğan Onların da dedesiyim. Tabii bizim 78 canımızın hepsi çok çok değerli. Hepsi bizim evladımız, hepsi bizim çocuğumuz.Bugünkü duruşma biraz önce sonlandı bildiğiniz gibi biraz önce bitti. Özellikle şunu söylemek istiyorum. Bir sonraki duruşma 27 Ekim tarihine ertelendi, yine çok güçlü, çok konusuna hakim ve salona hakim bir reisimiz vardı. Mahkeme başkanı gerçekten çok dirayetliydi. Keza savcı Bey ve ekip hepsi çok iyi yönettiler. Bugün alınan kararlara baktığımız zaman tabi ki bunu eleştirmek şeydi. Ara karardır bu sadece bir sonraki duruşmayla ilgili ama farklı olarak bir ilave tutuklama oldu. Daha önce savcı beyin vermiş olduğu mütalaa çerçevesinde. Onun dışında diğer tutukluların tutukluluk halinin devamına karar verildi. Aynı şekilde diğer ev hapsi olan kişilerle de ilgili bunun devamına karar verildi. Biz bu mahkemeden, bu davadan umutluyuz yani burada 78 canımız geri gelmeyecek ancak en azından yüreğimize su serpecek. Ama ondan da önemlisi Türkiye'de emsal olabilecek bir kararın çıkmasını umuyoruz, bekliyoruz, ümit ediyoruz ki bu vesileyle de bundan başka 78 canımız özellikle yeniden herhangi bir alanda sadece yangın olarak değil, çocuklarımızın bebelerimizin herhangi bir şekilde bu sorumsuzluklar nedeniyle gerek iş yeri veya işletme sahipleri gerekse de ilgili kamu kurumunda olan sorunlarla ilgili insanların kendilerine biraz çekidüzen vermesi gerekiyor. Dolayısıyla bu arada turizm bakanlığı ve çalışma ve sosyal güvenlik bakanlığıyla ilgili henüz bir dava birleşmesi söz konusu olmadı. Onlarla ilgili gelişmeleri takip ediyoruz. Onları da umutla bekliyoruz. Sorumluların mutlaka ve mutlaka adil bir şekilde yargılanıp gereken en ağır cezayla cezalandırılmasını bekliyoruz" ifadelerini kullandı.
"Adaletin yerini bulacağına eminiz"
Eşi Ceren Yaman Doğan ve kızı Lalin Doğan'ı kaybeden Rıfat Doğan ise açıklamasında "Bizim için 78 canda çok önemli. Biz artık büyük bir aile olduk. 78 Can ama belki 200'e yakın aileyi etkiledi bu katliam. Bugün çıkan tutukluların devamı bizim için önemliydi ama önemli olan daha da önemlisi olan yeni giren deliller ışığında ve daha sanık sandalyesine oturmamış diğer sanıkların gelmesiyle mütalaanın değişeceğini veya hakim heyetinin kesinlikle doğru karar vereceğine eminiz. Adaletin yerini bulacağına eminiz. Bu karar bize sadece içimize su serpecektir. O yüzden de bir sonraki celsede çalışmalarımıza devam edeceğiz. Bu işin takipçisiyiz. 78 can için ömrümüzün sonuna kadar nefesimiz yettiğince mücadelemizi vereceğiz" şeklinde konuştu.
"Bakanlıklardaki sorumluların dosyaya dahil olmasını talep ediyoruz"
Bu faciada oğlunu kaybeden Zeynep Kotan ise ara kararın ardından yaptığı açıklamasında "Ben Zeynep Kotan, bu yangında oğlumu kaybettim. Bugün duruşmaların ikinci celsesindeydik. Dün ve bugün 2 günde tamamlandı bu seferki süreç. Duruşmaların sonunda şu anda tutuklu olan sanıkların tamamının tutukluluklarının devam etmesine karar verildi. Mehmet Salun, tutuksuz yargılanan sanığın yeni ortaya çıkan deliler çerçevesinde tutuklu olarak yargılanması uygun görüldü. Bunun dışında adli tedbir uygulanan sanıkların da adli tedbirlerinin devamına karar verildi. Bir sonraki duruşma tarihi 27 Ekim olarak belirlendi. Savcı, mütalaasını okudu ve mahkeme heyeti mütalaaya dair beyanlar için hem sanık tarafına. Hem biz müşteki taraflarına bir aylık bir süre vermiş oldu. Bu mütalaanın, daha önce de söylediğimiz gibi eksik. Birincisi bu mütalaada daha önce iddianamede olası kastla yargılanması istenen 13 sanık, 7 sanığa düşmüş durumda. Biz bunu çok yanlış buluyoruz çünkü dosyaya yeni giren deliller var ve bu olası kastla yargılanan sanıkların lehine herhangi bir gelişme yok dolayısıyla buna zaten itiraz ediyoruz. Bu şekilde bir mütalaayı kabul etmiyoruz. İkinci eksiklikte, tabi ki Kültür ve Turizm Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı gibi ve bilir kişi raporunda birinci dereceden etkili bulunan kurum ve kuruluşların buraya ait sorumluların dosyaya dahil edilmemiş olması. Bir an önce bu dosyaların birleştirilmesini ve adil bir yargılama yapılması için bunun şart olduğunu düşünüyoruz" ifadelerine yer verdi.
TVBOLU